Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin üst düzey yöneticisi, “Herkes Sincan’daki İslam’ın Çinlileştirilmesi gerektiğini biliyor, bu kaçınılmaz bir eğilim” dedi.
Ancak Sincan Uygur Özerk Bölgesi Komünist Partisi sekreteri Xingrui, Müslümanların çoğunlukta olduğu bölgede İslam’ın “şerikleştirilmesinin” “kaçınılmaz” olduğunu söyledi.
Sincan’da “etnik ayrılıkçılık, dini aşırılık ve şiddet yanlısı terör güçlerinin” bulunduğunu öne süren Xingrui, “Herkes Sincan’da İslam’ın Çinleştirilmesi gerektiğini biliyor, bu kaçınılmaz bir eğilim.”
Çin’in Pekin’deki yıllık parlamento oturumları sırasında konuşan Xingrui, ABD’nin zorla çalıştırma ve kültürel soykırım yönündeki suçlamalarını reddetti.
Toplantıda Xingrui’nin yanı sıra, Sincan’daki insan hakları ihlalleri nedeniyle ABD’nin yaptırım uyguladığı Sincan Uygur Özerk Bölgesi Valisi Erkin Tuniyaz ve eski vali Shohrat Zakir de hazır bulundu.
Sincan’ın kıdemli milletvekili Wang Mingshan toplantıda şunları söyledi: “Terörist faaliyetlere karşı güçlü bir baskı uyguladık, terörizmin çeşitli biçimleriyle mücadele etmek için yasalar çıkardık ve uyguladık.”
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping defalarca İslam, Budizm ve Hıristiyanlık gibi dinlerin “Çinlileştirilmesi” çağrısında bulundu.
“Sincan’daki camilerin üçte ikisi yıkıldı ve hasar gördü”
İnsan hakları grupları Pekin’i, Sincan’da sayıları yaklaşık 10 milyonu bulan çoğunluğu Müslüman bir etnik azınlık olan Uygurlara karşı baskı yapmakla suçluyor.
Avustralyalı bir düşünce kuruluşunun raporuna göre, Sincan’daki camilerin neredeyse üçte ikisi 2017’den bu yana hasar gördü veya yıkıldı.
2017 yılında Pekin, çeşitli Müslüman azınlıklardan bir milyondan fazla insanın yeniden eğitim kamplarında gözaltına alındığına dair raporların ardından Sincan’da sert bir güvenlik önlemi başlattı.
Yetkililer toplantıda 2023 yılında Sincan’ı 4.390’dan fazla yabancının ziyaret ettiğini bildirdi.
